"eger dünya üzerinde her seye sahip olabileceksen ama her seye en cok ne isterdin?"dedi edward
gözlerindeki süpheyi hissedebiliyordum "seni"
sabırsızca basını salladı "suan sahip olmadıgın bır sey"
beni nereye cekmek istediginden emin deildim.o yüzden cevap vermedin önce biraz düsündüm.
"aslında carliseın yapmasını istemesdim.beni senin degistirmeni isterdim"
"bunun icin ne verirdin"herseyi "dedim
hafifce gülümsedi "bes yıl"
yüzüm eksidi ve hafifce burustu
"hersey olabilir dedin" die hatırlattı
"evet ama... insan olmak cok tehlikeli,en azından benim icin.bu hariçher seyi söyle"
kaslarını cattı "üç yıl?"
"hayır"
"senin icin bir degeri yokmu?"
bunu ne kadar istedigimi düsündüm.aklımdan gecenleri yüzüme yansıtmamaya karar verdim. "altı ay"
gözlerini devirdi "yeterli degil"
"o zmn bir yıl" dedim" bu benım sınırım"
" en azından 2 yıl ver"
"hic sansin yok.on dokusda yaparım ama kesınlıkle yırmıye kadar dayanamam.eger sonsuza kadar genc olacaksan,bende olacagım"
bir dakika kadar düsündü "tamam.zaman sınırlarını unut.eger benim seni degistirmemi istiyorsan,o zmn tek bir sartı yerine getirmen yeterli " dedi
"sart mı? ne sartı?"
gözleri dikkatliydi ve yavasca kanustu. " önce benimle evlen."
ona baktım,bekliyordum... "evet.can alıcı nokta ne?"
icini cekti."egomu zedeliyorsun,bella.sana burda evlenme teklifi ettim,bunun saka oldugunu mu düsünüyorsun?"
"edward lütfen ciddi ol"
"ben yüzde yüz ciddiyim"bana bakan yüzünde saka yapar gibi bir hal yoktu.
"ah hadi,daha sagdece 18 yasındayım"
"tamam, bende yaklasık olarak yüz on yasındayım.artık kendıme ceki düzen verme vaktim geldi."
pencereden karanlık geceye dogru baktım.
"bak biliyorsun evlilik listemin en basında olan bir sey degil.renee ve charlie icin ölüm üpücügü gibi bir seydi."
"enteresan bir kelime secimi"
"ne demek istedigimi biliyorsun"
derin bir nefes aldı "liütfen baglanmaktan korktugunu söylemem bana" sesi inanamıyormus gibiydi
"tam olarak degil.tek korkum...renee. onun otuzundan önce evlenmemek gibi garip bir fikri var."
"evlenecegine sonsuzluga sahip olmanı mı tercih ediyor"
"espri yaptıgını mı sanıyorsun?"
"bella eger ruhunu sonsuzluga teslim edip vampir olmakla,evlenerek birine baglanma istegini karsılastırıyorsan..." basını salladı. " eger benimle evlenmeye cesaretin yoksa,o zaman -"
"tamam"diyelafını kestim. " ne olacak eger yaparsam eger beni simdi vegasa götürmeni istersem ne olur? 3 gün icinde vampir olabilecekmiyim?"
güldi disleri karanlıkta parlıyordu."tabi" dedi blöfüme karsılık olarak "arabayı getireyim."
"lanet olsun" diye mırıldandım. "sana on seki ay veririm"
"olmaz" dedi gülerek " ben bu sartı sevdim"
"tamam .mesun oldugumda carlisle bwni degistirir"
"eger gercekten ıstedıgın buysa" omzunu silkti ve bir melek gibi gülümsedi
"sen imkansızsın" diye hırladım "canavar"
"bu yuzdenmı benimle evlenmiyorsun?"
bana dogru egildi, " lütfen bella" dedi
bir dakika kadar nefes almayı unuttum.kendime geldigimde basımı hızla salladım, bulutlanmıs aklımı kendime getirmeye calıstım.
"eger bir yüzlükle teklif etseydım kabul edermıydın?"
" hayır!yüzük olmaz!"sesim cok yüksek cıkmıstı.
"iste becerdin"
"ah"
"charlie kesin kalkar.gitsem iyi olacak" dedi edward teslım olmus gibi
kalbim sanki durcak gibi oldu.
yüzüm baktı. " senin dolabına saklanmam sosuksu olur mu?"
"hayır" diye fısıldadım hevesle."lütfen kal"
edward gülümsedi ve yok oldu.
charlie gelip beni kontrol etsın diye karanlıkta bekledim.edward ne yaptıgını cok iyi biliyordu.tabii,carlisle secenegi hala duruyordu ama simdi edward'ın beni degistirme olasılıgı da vardı ve bunu cok istiyordum.cok sahtekardı.